31 Aralık 2010 Cuma

MUTLU YILLAR...

Koskocaman bir yıl daha geride kaldı… Geride kalırken de hafızalara iyi kötü anılar iliştirmeyi başardı. Yeni yılda da güzelliklerin kötü anılara fark atması; genel seçimlerde ülke için en hayırlı sonucun alınması,  ekonominin koşar adım büyümesi, Türk Hava Yollarının koleksiyonuna yeni ünlüler eklemesi, basketbol ve voleyboldaki elde edilen başarıların devam etmesi ve futbola da sıçraması, mezun olacak arkadaşlarımın ve benim güzel işler bulabilmemiz, sağlık, şans, para, mutluluk, huzur dolu bir yıl olmasını dilerim.

MERHABA 2011…

23 Aralık 2010 Perşembe

Zorla Seminere !

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, öğrenci klüplerine önem veren üniversitelerden bir tanesi. 200'ü aşkın klüp faaliyetlerine devam ediyor. Hemen hemen her hafta bir etkinlikle karşılaşmanız olasıdır. Seminerler, konferanslar, geziler, partiler zaman zaman derslerin önüne geçiyor. Verilen eğitimin kalitesi dikkate alındığında bu etkinliklerin öğrencilere kattığı değerler göz ardı edilemez.
Bugün(23.12.2010) uzun zaman sonra emr-i vaki bir şekilde seminere katıldım, sınıf olarak katıldık. Öğrencilerin bu tarz etkinliklere katılması mükemmel ama kendi istediklerine katılmalılar. Bizim karşılaştığımız tabloda elde edilecek fayda da psikolojik olarak yok edilmiş oluyor.
Koskocaman bir bankacı okulumuza gelmiş ama biz onu beğenmiyoruz(!). Sorun nerede tartışılır ama garip olan bu seminere istek dışı katılmak. Bu aşikar...
Gelin seminer sırasında bir arkadaşımın not defterime iliştirdiği birkaç cümleye bakalım. Aynen aktarıyorum...
''Ne kadar sıkıcı, zorla bir yerde tutulmak.... Oturduk kalkamıyoruz da. Kim bilir ne zaman bitecek
:( Help!!!''
İlginç değil mi?

20 Aralık 2010 Pazartesi

Mağazalarda ''KIRMIZI ALARM''

Yeni yıla sayılı günler kaldığını anlamamız için takvime bakmamıza gerek dahi yok. Süslü püslü camekanlar, rengarenk çam ağaçları ve dahası bu alışveriş çılgınlığından pay kapma mücadelesinin birer parçası olsa gerek. Çılgınlık diyorum, çünkü olanlar bir çılgınlığın karnavalı.
Benim çılgınlık karnavalı olarak adlandırdığım şeyin ne olduğunu tahmin etmişsinizdir. Acaba gerçekten birileri bu günlerde kırmızı iç çamaşırlarıyla dolaşıyor mu?

ALES Gözlemleri,

19.12.2010 Tarihinde gerçekleşen ALES'e ben de katıldım. Her zaman tavsiye edilen yumuşak uçlu kalemler hediye edildikten sonra sınav başladı ve üç saat hızlı bir şekilde akıp gitti. Sınavın yapılacağı okula biraz erken gelmeme rağmen dışarıda bayanlar üzerleri aranması için kuyruk oluşturmuştu. Demek oluyor ki bayanlar şimdi de akademisyenliğe merak salmışlar. Son olarak sınav çıkışında gördüğüm kalabalık ve 30 yaşın üzerinde olduğunu düşündüğüm adaylar beni şaşırtmadı değil...

19 Aralık 2010 Pazar

Hoşgeldin Blog !

Blog dünyasına ben de adım atmış bulunmaktayım. Blog'un direk bir amacı olmamakla birlikte genel olarak hayata bakış açımı yansıtmaya çalışacağım. Göreceğiz...