22 Şubat 2011 Salı

Arılardan Yaşam Dersleri !


Yaşam içerisinde türlü problemlerle karşı karşıya geliriz. Aslında bu problemler anlayanlara kendimizi geliştirmemiz için birer nimettir. Fakat bizler çoğu zaman çözümü farklı boyutlarda ararız ya da çözmemek için bahaneler üretiriz. Bakan ve gören gözler için çözüm kendi doğamızda saklıdır. Gerek birey gerekse toplum olarak mutlu olabilmek için arılar üzerinde yapılan araştırmalara göz atmak akıllıca olacaktır.
Arılar 500 gram bal için 3 milyon 750 bin defa çiçeklere konup kalkıyor. Bir kilo bal için ise 40 bin arı, 6 milyon çiçeği dolaşıyor. Peteği doldurabilmek için ise 100 milyon çiçeğin nektarını emiyor ve 100.000 km kanat çırpıyorlar. Bu arıların bir tanesi de dönüp arkasını öbür arılar nasıl çalışıyor acaba? Diyerek diğerlerini kontrol etme gereği duymuyor. Birbirlerine tam bir güven içindeler! (*)
Yaşamımızda önemli yeri olan bilgisayarlar saniyede 16 milyar aritmetik işlem yaparken, arılar bu sürede-daha az enerji harcayarak- 10 trilyonluk işlem yeteneğine sahipler. (**)
Bir koloninin satılabilecek 1 kg bal üretebilmesi için 8 kg bal tüketmesi gerekiyor. Bu da koloninin 6 kez dünya turuna çıkması demek. Arılar bu işi canla başla yapıyor ve genetik tembelliğe yer yok! Arı Cumhuriyetinde uyanıklık edip ‘birkaç gram bal da kendime saklayayım’ diye peteği hortumlamak olası değil. Ve tüm arılar gün doğumuyla işe başlar ve yine gün batımıyla işlerini bırakırlar. Tabii hiçbir arı da ‘ Kraliçe hanım rahat edecek diye ben geberene kadar çalışmam arkadaş’ demiyor. Karşı kovandakileri kıskanıp onların peteklerine dadanmamışlar. Birlikten ayrılıp başka bir kovanda Cumhuriyetlerini ilan etmeyi de düşünmemişler…(***)
Her petek gözünün altıgen olması esas peteğin direncini sağlıyormuş. Böylece kilolarca balı taşıyabiliyor. Evet, şimdi hep beraber arılardan onlara ‘’Hayvan’’ dediğimiz için özür dileyelim. Milyonlarca yıldır fitne fesattan uzak sorumluluklarını sürdürdükleri için, başka arıların yapıklarını onlar hayatlarını kısıtlayarak temizlemek zorunda olmadıkları için…
*Başarı istiyorsak tüm bireylerin birbirine güvendiği, saygı duyduğu, arılar gibi çalıştığı bir ekibimiz olacak.
**Başarı istiyorsak yeni bir şeyler bulacağız ya da mevcut olanı geliştireceğiz.
***Başarı istiyorsak tembellik yapmayacağız, ülkeyi ya da çalıştığımız kurumu hortumlamayacağız, işten kaytarmak için fırsat kollamayacağız, çalışmalarımızı başkalarına göre şekillendirmeyeceğiz, başkalarının olana el uzatmayacağız, birlikten ayrılıp ayrı bir devlet kurmayı düşünmeyeceğiz!!!
İşin özü sözü bir ‘’Arı gibi olacağız, ARI’’ Ama küçük bir farkla; Marjinal arı olacağız...
Arılar birbirlerini sokmazlarmış ayrıca… Arıyı sokan başka bir arı gören var mı?
Bu blog yazımı yazmamda esinlendiğim ödev metnini (insan için bunları yapmak hayal olsa da) bizlere verdiği için Aytül Tekay Hocama sevgiler…

9 Şubat 2011 Çarşamba

Gökyüzünün Efendisi: Türk Hava Yolları

Air Transport World(ATW) – havacılık sektörünün önemli yayınlarından bir tanesi olan bu kurum, 37 yıldır Havayolu Endüstrisi Başarı Ödüllerini düzenliyormuş. Dergi 2010 yılının ‘’Pazar lideri’’ ödülüne THY ( yani  bizi) layık görmüş ve ödülü Sn. Temel Kotil almış. Tebrikler ve başarılarının devamını diliyorum.
Sayın Kotil konuşmasında çalışanlarına ve Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’a teşekkür etmiş. Çalışanlar tamam da …
Kurum en iyi havayolu şirketi olarak Emirates Havayollarını bu ödüle layık görmüş. Umarım gelecek yıllarda bu ödülü de kazanan THY olur.
Verilen bu ödülün tarihçesine bakacak olursak;
2010    AirTran Airways
2009    Norwegian Air Shuttle
2008    Star Alliance
2007    Air Canada
2006    GOL
2005    Air Asia
2004    Siberia
2003    Lan Chile
2002    JetBlue
2001    Jet Airways
2000    Ryanair
1998    Virgin
1997    -
1996    Asiana
1995    Martinair
1994    British Midland
1993   -
1992    Britannia Airways
1991    -
1990    Brymon
1989    All Nippon
1988    -
1987    -
1986    -
1985    Eastern
1984    -
1983    People Express
1982    PBA
1981    Piedmont
1980    USAir
1979    Texas International
1978    American
1977    Laker Airways
1976    Western, Pan Am
1975    Air Jamaica
1974    Ethiopian, Austrian

4 Şubat 2011 Cuma

Değişik Bir İş Fikri: Sanal Ofis

Ayda 200 liraya Caddebostan’da denize karşı –sekreter ücreti de dahil- bir ofisiniz olmasını ister miydiniz? Bu sorunun cevabına evet diyorsanız okumaya devam edebilirsiniz…
Bir kaç gün önce etohum.com tarafından Bahçeşehir Üniversitesinde organize edilen Girişimcilik Zirvesine katılma fırsatımız oldu. İki arkadaş gittik, biraz geç gittiğimiz için oturacak yer bulamasak da orada olmak çok verimliydi. Bu verimliliğin bizim için ifadesi Sunumax kurucusu Sadık Kocabaşa ile tanışma şansına eriştik. Karşılıklı görüş alışverişinde bulunduk ve Sadık Beyin Sanal Ofis uygulaması bana yazmaya değer geldi.
Gelelim işin uygulama kısmına; kartvizit bastırıyorsunuz ve üzerine fiyakalı sayılacak ofisimizin adresini, telefon numarasını ve kendi logonuzu(isminizi) yazıyorsunuz. Ofise sizin adınıza gelen aramalar sekreter tarafından karşılanıyor ve size yönlendiriliyor. Konuşmak istemezseniz de arayan kişiden varsa notu alınıyor ve böylece telefon görüşmeleri gerçekleştiriliyor. Gelelim ikinci konuya, ya ofisinizde toplantı yapmanız gerekiyorsa? Bunun da çözümü hazır, ofiste denize bakan bir toplantı odası mevcut. Etrafta da öyle afiş, logo vs. yok. Konuklarınızı bu toplantı odasında rahatlıkla ağırlayabiliyorsunuz. Tabii çaylar şirketten J
İş hayatına yeni atılanlar ve ofis maliyetini düşürmek isteyenler için alternatif bir proje gibi duruyor. Muzip bir eylem olsa da gayet yararlı ve denemeye değer. Yazması bizden denemesi de sizden olsun…